'Ya öylemi?'
Bilinmelidir ki, vefalı olmaktır, insanı diğerlerinden farklı kılan. Sanırım iki yıl önceydi. Bir bayram arifesiydi yanlış hatırlamıyorsam.
Bilinmelidir ki, vefalı olmaktır, insanı diğerlerinden farklı kılan.
Sanırım iki yıl önceydi.
Bir bayram arifesiydi yanlış hatırlamıyorsam.
Sevgili dostum Zeki Akbıyık'ı ziyaret için uğramıştım Kanal Fırat'a.
Orada karşılaştık Bakan Yardımcısı Şuay Alpay'la.
Nasılsın, iyimisin faslı fazla uzun sürmemişti.
Zeki Bey habercilik duyguları kabarmış olsa gerek haberleştirmişti.
“Sayın Bakanım Muhammed Abi'de haftalık SONSÖZ gazetesini çıkarıyor “
Şuay Alpay'ın cevabı “Ya Öyle mi?” olmuştu.
2023 Seçim dönemi
Ak Parti heyeti Gazi Caddesi'nde esnaf ziyaretleri yapıyor.
Sermin Balık ve Şerafettin Yıldırım bir mağazaya giriyor.
Mağazada Masa üzerinde duran SONSÖZ gazetesini inceliyor Sermin Balık.
Sonrada arkasında duran Şerafettin Başkan'a “Bu Gazete Kimin”diye soruyor.
Şerafettin Başkan sağolsun gazetenin bizim olduğunu ifade ediyor.
Sayın vekil “Ya Öyle mi?” diye cevaplandırıyor.
Zülfü Demirbağ kendisi ile alakalı bir yazım dolayısı ile aramıştı.
Metin Bulut hiç ama hiç aramadı, sormadı.
Belediye Başkanının şahsıma olan nefreti zaten hepinizin malumu.
Bu Partiyi kurarken “Ya öyle mi”diyebileceklerini hiç düşünmedik ki.
Zor günlerde ödediğimiz bedellerin karşılığının “Umursamazlık” olacağını nerden bilebilirdik ki!
Kendisine omuz verdiğimiz, bend olduğumuz, yoldaş olduğumuz kendisi için herkesi karşımıza aldığımız Baba'nın oğullarının bize “Düşman” olabilecekleri kimin aklına gelirdi ki.
Düşünmediklerimiz, bilemediklerimiz, kimsenin aklına gelmeyecek şeyler tek tek oldu.
Temayül yoklamalarında bizden oy isteyenler bizi umursamadılar.
Birlikte yol yürüdüğümüz isimlerin bizden haberi olmadı.
Babalarıyla omuz omuza mücadele ettiklerimiz bize düşman oldu.
Yani anlayacağınız herkes kendisine yakışanı yaptı.
İşte bu yüzden siyasetten soğudum,uzaklaştım ve bıraktım.
Vefasızlığın tavan yaptığı siyaset arenasında sayıları az da olsa Vefa abideleri var tabiki.
Hemde ışıl ışıl parlıyorlar.
İşte en canlı ve en yeni örneği Av.Ömer Faruk Çelik.
Birlikte siyaset yaptık, yol yürüdük.
Siyasetin tüm yükü onun omuzlarında.
İşin en zor kısımları onun omuzlarında olmasına rağmen pek de ön plana çıkmayan başarılı bir siyasetçi.
Kimselerin yapmadığını ısrarla, ara vermeden yapıyor.
Çalmadık kapı, kazanmadık gönül bırakmıyor.
22 yıl önce bu şehirde Ak Parti bayrağını dikenleri hatırlıyor.
Ak Parti'nin Kurucu Merkez İlçe Yönetimini tek tek ziyaret ediyor.
Çaylarını içiyor, gönüllerini alıyor.
Küskünlükleri gidermeye, kırık kalpleri tamir etmeye uğraşıyor.
Anlayacağınız “Vefa İstanbul'da bir semtin adı değilmiş” dedirtiyor.
Ben şahsen Şemsettin Murat, Selmanoğlu Başkanım,Mahir Sönmez,Ramazan Gürgöze ve Şerafettin Yıldırım'dan gördüm Vefa'yı
Eskimeyen Ak Partililere de Ömer Faruk Başkan aleni gösteriyor siyasi vefa'nın ne demek olduğunu.
Ak Parti'nin bir vefa ve kardeşlik hareketi olduğunu her zaman gösterdiği için Ömer Faruk başkanı tebrik ediyorum.
Alkışlıyorum, alkışlıyorum, alkışlıyorum.
Çaldığı kapı olmayan, kırmadığı gönül kalmayanlar mı ?
Siyasete emojilerle yön verebileceğini düşünenlere mi?
Onlara da Ömer Faruk Çelik'in yanında staja başlamalarını tavsiye ediyorum.