Cemil Turgut

BATININ GERÇEK YÜZÜ BUDUR

Cemil Turgut

Yaklaşık on gündür, insanlık dışı varlıkların oluşturduğu İsrail denen ülke; çocuk, kadın, yaşlı demeden Filistinlileri acımasızca, hunharca bir katliama tabi tutuyor. Çocukların yanmış yüzlerini, babaların, annelerin avazı çıktığı kadar bağırarak bağırlarına bastıkları beyaz kefene sarılı minicik cesetleri, ekranlarda görmekten ciğerimiz parçalandı.

Nedense batıdaki insan hakları kuruluşları olup biteni sadece seyretmekle yetiniyorlar. Sözüm ona hakkını savunuyoruz diyerek içimizdeki teröristlerle ilgili ülkemizin aleyhine karar veren sözde demokrat Batı, ne yazık ki Filistin’deki katliama sessiz kalıyor. Sürekli teröristleri temize çıkarmaya çalışan Batı, Filistin’deki tüm insanlık dışı saldırılar seyirci kalıyor.

İşte Batı’nın gerçek yüzü budur. Batı için önemli olan kendi insanının refahıdır, kendi insanının üstünlüğüdür. Başka milletlerin acı çekmesi, gözyaşı ve kan dökmesi tarih boyunca asla Batı’nın umurunda olmamıştır. Zaten gelişmişliği de bu sayede olmuştur. İçinde bulunduğumuz çağda da değişen bir şey yoktur. Batılılar hep kendi insanının refah ve mutluluğuna göre kanunlarını uygulamıştır. İçimizdeki safların hayran olduğu Batı, içindeki yabancılara en acımasız tavırları sergilemiştir. Yakılan Türk evleri, mültecilerin sefalet içindeki halleri, ülkelerine gelmesinler diye içinde mültecilerin bulunduğu, insanlık dışı bir şekilde batırdıkları deniz araçları bunun açık delilidir. Yine Batı ülkelerinde ülkemiz aleyhine terör örgütlerini koruyucu politika izlemeleri, İslam dünyasını ayağa kaldıran kutsal kitap yakma eylemleri de bu durumun bir başka delilidir.

Ekonomilerini de acımasız kapitalist kurallarına göre oluşturmuşlardır. Ortadoğu, Afrika ve Asya ülkelerindeki yer altı ve yer üstü kaynaklarını silah zoruyla gasp edip kendi ekonomik gelişmişliklerini sağlıyorlar. Yüzyılın başında Hindistan’da, Irakta ve diğer coğrafyalarda olup biten sömürge faaliyetleri bunun en açık göstergesidir. Bu tabloyu daha çok; Siyonist ve mason locaları gibi Yahudi menşe’li kesimler oluşturmuştur. Bu gün dünyanın en güçlü devletleri Yahudilerin kontrolündedir.

Bütün bu süreç elbette İsrail’e Büyük İsrail’i kurması için bir heyecan vermektedir. Şu anda Filistin genelinde Gazze özelinde yapılan da acizane kanaatimize göre Büyük İsrail’i oluşturma adımı atmaktır. Bu bağlamda ülke olarak çok dikkatli bir politika izlememiz gerektiğini düşünüyoruz. Zira Büyük İsrail’i oluşturacak toprakların bir kısmı da bizi ülkemizde.

Peki İsrail için bulunmaz nimet olan ne diye baktığımızda tıpkı Batı ülkeleri gibi İslam ülkelerinin yöneticilerinin de çoğunlukla İsrail’e göbekten bağlı olduklarını görürüz. Onun içindir ki İsrail, yıllardır Filistin topraklarını tabir yerindeyse gıdım gıdım ülkesine kattı ve İslam ülkeleri sadece seyrettiler. Dikkat edilirse birlikte hareket etmeyi yakın tarih boyunca gerçekleştiremediler.

Yani kısaca Batı’nın dünyaya hükmetmesinin temelinde Yahudi lobilerinin önemli etkisi vardır. Dünyayı acımasızca metotlarla ele geçirip Yahudilerin egemenliğine vermeye çalışan bir Batı karşımızdadır. ABD, İngiltere, Fransa gibi ülkelerin şu sıralar savaş gemilerini Akdeniz’de konuşlandırarak İsrail’e destek vermelerinin sebebi budur.

Buradan ülkemiz yetkililerinin de acilen bazı değerlendirmeler yapıp işin, sonunda bize döneceğine dair bir tespit yapmalarında yarar var. Akdeniz’de Batı’nın büyük bir silah yığınağı yaptıklarını görerek devlet ortak aklıyla tedbirler alınması gerekmektedir. Ve böyle giderse üçüncü dünya savaşı kapımızdadır. Allah ülkemizi ve tüm İslam dünyasını, Batı’nın ve İsrail’in şerrinden korusun. Amin

Yazarın Diğer Yazıları