Erhan Dabak

Sayın Valim Kurumlar ALİ BABA'NIN Çiftliği olmuş...

Erhan Dabak

Herkes menfaatine göre adam seçiyor bu şehirde. 
Adama göre iş… beğendiriliyor.
İşe alılanların ise kuruma katkısı oluyor mu, olmuyor mu..
Onu da Allah bilir. 
Düşünmeden kurumlara referanslı insan yerleştirmek gelenekselleşti.
Özellikle siyasi erklerin yakınları, danışmanları veya referans oldukları kişiler artık işin çivisini çıkardı.
…..

Yeni dönem de bir şeylerin değişmesi gerektiğini at izinin it izine karıştığını yazmıştık.
Bunlara müsaade edilmemesi için bir medya mensubu olarak farklı bir yayıncılık aylayışını sergileyeceğimizi ifade etmiştik
Şehirde yaşanan olumsuz hadiselere karşı seyirci kalmak bize yakışmaz düsturundan yola  çıkarak, kamu kurum ve kuruluşlarında yaşanan hadiseleri Elazığ Valisine aktarıp, vicdani sorumluluğu üzerimden atarak işe başlamak istiyorum. 
Uzun süredir kamu kurum ve kuruluşlarında özellikle siyasilerin ve siyasi referanslı isimlerin mesai mefhumu gözetmemesi çok dikkatimi çekti.
Kamu kuruluşlarında referanslı kişilerin keyfiyeti kurumlarda hiyerarşik düzeni de bozmaya başladı. 

....

İşe gelmemeleri en büyük sorun.
Sanki “Ali Baba'nın çiftliği” gibi.
Öncelikle sizin emrinizdeki kurumdan ve en çok siyasallaşan kurumdan başlamak isterim.
Yıllardır özel idarenin il genel meclisi toplantılarını takip eden bir gazeteci olarak şunu tespit ettim. 
Bazı birimlerde personellerin hiç işe gelmemelerinin kurumda iç barışı bozmaya başladığını tespit ettim. 
…..  
En çok şikayet edilen birim insan kaynakları geliyor.  
İnsan kaynaklarında çalışan bazı isimlerin günlerce işe gelmedikleri ifade ediliyor.
Siyasilerin danışmanları, meclis üyelerinin yakınları hatta, hatta bir belediye başkanının oğlu ve il genel meclis üyesinin oğlunun hiç işe gitmediği konuşuluyor.

Birde bu birimde bir personelin eşinin siyasetçi mi? eğitimci mi olduğundan sürekli işe gelmediği aldığı raporların bile işleme koyulmadan birim arkadaşı tarafından imha edildiği konuşuluyor.
Hal böyle iken, özveri ile çalışan personellere bu haksızlık değil mi?
….
Eğer bu konuşulanlar  doğru ise bununla ilgili müdür neden görmemezlikten gelir anlamış değilim.
Bu yaşananlar, Siyasi baskının sonucu mudur? Bilmiyoruz.
Eğer öyle bir şey varsa o daha da vahim.
Orada görevlendirilenler kimin yakını olursa olsun mesai saatlerine ve mesai saatleri içerisinde verilen görevleri yapmakla sorumludurlar. 
KPSS’siz atanan isimlerin kurumda mesai saatlerine uymamaları ne demek.
İnşallah haklı sebepleri vardır.
Aksi takdir de; 
Kim kime himmet ediyor açıklansın. Kim kimi koruyor tespit edip açıklansın.
….
Sayın Valim…
Devlettin temsilcisi olarak sizlere sesleniyorum…
Hassasiyetlerinizi kısa sürede gördük. 
Bundan yolla çıkarak, bu konuya duyarsız kalmayacağınızı tahmin ediyorum.
Devlettin verdiği imkânları görev yaptıkları kuruma katkısı sağlamayanları affetmeyeceğinizi tahmin ediyoruz.
İşe girmek için önce kapı, kapı gezip yalvarıp işi kapınca işe gitmeyenleri siz nereye koyacaksınız? 
Merak ediyorum.

.....
Öncelikle kamu kurumlarında yaşanan olumsuzlukları sizin emrinizdeki kurumu örnek göstererek başlamak istedim.
Aynı laçkalıkların diğer kamu kurumlarında da yaşandığını ifade etmek isterim. 
Artık bu gidişe dur demenin zamanı gelmiştir.
Kurumlar kimsenin çiftliği değildir.
Uykularından uyanamayanlar varsa kamu kurumunu değil kendi babasının çiftliğini tercih edebilir.
Şimdilik biz uyarımızı yapalım.
Dikkat ederseniz isim vermedim.
Eğer uyarılarımız bir işe yaramazsa; bu defa isim vererek kamuoyuna aktaracağız.
Biz sadece uyarı görevimizi yaptık.
Gerisi sizde…

Yazarın Diğer Yazıları