Daha önce yazmıştım gazeteci dostum Muhammed Şağbanşua Sonsöz Gazetesi için ilk bana gelmişti. Gazete çıkarma fikrini söyleyip düşüncemi sormuştu. “Girme bu işlere” demiştim… Çünkü gazetecilik iflah olmaz bi derttir…Aynen siyasete buluşan ve teneşirde son bulan bi mücadele gibi…
Muhammed gazeteciliğe hızlı girince yazmak yetmedi… “Biraz da konuşalım” mottosuyla bu kez gündeme dair 15-20 dakikalık YouTube üzerinden programlara başladı… Allah var tek kişilik bu programlarda başarılı bir grafik yakaladı.
Ramazan ayının son günlerinde “Biraz da konuşalım” programını birlikte yapmayı teklif etti. Düşünmeden kabul ettim. Neticede gazeteye ilk etapta hayır demiş ama neticede onun ısrarları sonucu kabul etmek zorunda kalmıştım.Bu teklife evet dedim çünkü şehre dair sözümüz var.
Toplumun nabzını tutan, gündeme farklı bir pencereden bakan program “Biraz da Konuşalım” artık yenilenen konseptiyle sizlerle…
Her bölümde farklı bir konu, her cümlede başka bir bakış açısı…
Ezber bozan sorular, cesur yorumlar ve gerçeklerin peşinden giden bir duruş!
Yeni yüzüyle “Biraz da Konuşalım”, sadece izlenen değil, üzerine konuşulan bir program olmaya aday.
A.Veysel Arpaca dostumun paylaşımı…
Gedik Yatırım Kıdemli Müdürü kıymetli dostum A.Veysel Arpaca, uzman borsacı kimliğinin yanı sıra Gazete Köşe Yazarı, TV Program Yapımcısı ve Harput gönüllüsü olarak bir çok kulvarda değer yaratan bir isim… Son olarak klasik olarak Harput saha gezilerinden paylaştığı bi foto ile yine sosyal medyada çok önemli bir çağrıda bulundu.
Arpaca paylaşımında, “Fethi Ahmet Baba türbesi 50 metre kuzeyinde bulunan Ali Baba Türbesi bir Selçuklu eseri olup, ilgisizlikten çatı kubbesi yakın zamanda çökmüş, Allah rızası için ilgilenecek yetkili yok mu?” demiş. Yerel gazete ödülünü hak eden bu konuya muhatap bulmak için uzun bir de etiketleme yapmış. Sonucu biz de merakla bekliyoruz…
Harput Müzesi!
Elazığ’ın sadece Türkiye’de değil dünya genelinde de en değerli markası şühpesiz Harput’tur. UNESCO Kültür Mirası geçici listesindeki macerası devam eden Harput bugün ne yazık ki bir Göbeklitepe olabilmiş değil. 2019 yılıydı… Göbeklitepe’yi ziyaret etmiştim. Görevliye günlük turist sayısını sordum ortalama 5 bin demişti. Bir süre önce İtalya’da Göbeklitepe resim sergisi düzenlendi tam 6 milyon insan sergiyi ziyaret etmiş. Göbeklitepe elbette tüm bunları ve çok daha fazlasını hak eden bir değer… Ama Harput’ta öyle… 9 yıl önce Nevruz ormanlarında bulunan ve adı Harput Kabartması olarak literatüre giren ve tek başına bir müze kimliği taşıyan bu değer toprak altından çıkarılıp bu kez karanlık bir odaya hapsedildi. Tam 9 yıldır bu eseri gören bilen yok… Replikasını yapın Kent Müzesi girişinde sergilensin dedik duyan olmadı. Belki bu talep müze uygulama mevzuatına ayrıdır bilemiyorum. Ama, Harput’ta Hamam Müzesi, Musiki Müzesi, Fincan Müzesi ve Basın Müzesi var. Ama asıl Harput’ta bir Harput Müzesi ihtiyacı var. Taş Kabartma, Salkaya Köyündeki taban mozaiği ve yüzlerce eser bu müzede sergilenerek binlere ziyaretçiyi ağırlayabilir.
Hatta Harput Müzesi ile birlikte bir de Türkiye’nin en zengin mutfağına sahip olan Harput’ta Ata Oğuz Yemekleri Harput Müzesi çok yerinde olacaktır.
Son Söz…
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Türk ve Dünya çocuklarına armağanı olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının 105. Yılını kutluyor, nice yüzyıllar kutlanmasını diliyorum…