Maden ilçemizde tesbit edilen Türkiye’nin en büyük polimetal sahasını hepiniz hatırlarsınız.
O süreçte neler oldu,neler yaşandı,kimler ne yaptı,kimler ne yapmadı uzun uzadıya anlatmaya gerek yok.
Bu şehirde yaşayan herkes bunları zaten biliyor.
Unutmadı,unutmayacak da!
Bu konuda Elazığ’da Elazığlı’da herkesin hakettiği puanını verdi.
Sonuç olarak bugün geldiğimiz noktada Danıştay 13. Dairesi 14 Eylül 2022 tarihinde oy birliği ile aldığı kararla ihaleyi Port Madencilik A.Ş’nin aldığını tescillemiş oldu.
Yani Elazığdaki Türkiye’nin en büyük polimetal sahasının sahibi artık Port Madencilik A.Ş.
Yani anlayacağınız filmin sonu senaristlerin yazdığı gibi bitti.
Firma sahadan çıkardığı cevherin çerini-çöpünü burada bıraktıktan sonra değeri yüksek olan kısmını da kendi izabe tesisi olan bölgeye taşıyacak ve orada metal haline getirdikten sonra satacak.
Hz. Mevlana’nın dediği gibi “Dün dünde kaldı cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım” diyerek bundan sonra neler yapılabilir ona bakalım artık.
Dün şehrin kaynaklarının şehirde kalması için kılını kıpırdatmayanların, hatta bu uğurda mücadele edenlere her türlü yaftayı yapıştıranların artık sahneye çıkma zamanı geldi.
Artık aksiyon alma sırası Mahşerin altı atlısında.
Başarıdan pay çıkaracağından korktukları kimsede yok nasıl olsa.
Meydan da kendilerine kaldığına göre.
Gerçek güçlerini,aşırı memleket sevdalarını göstermenin tam zamanı şimdi.
Bismillah deyip harekete geçebilirler artık.
Nemi yapabilirler ?
İlk İş olarak bir lobi oluşturup İzabe tesisinin Elazığ’da kurulması için firmayı ikna edebilirler mesela.
İzabe tesisinin Elazığ’da kurulmasını sağladıktan sonra Elazığlı girişimcilere uygun şartlarda rekabetçi yaklaşımla hammadde vermelerini garanti altına alabilirler daha sonra.
En sonunda da Elazığlı işadamlarını, girişimcileri, yatırımcıları bir araya getirerek Elazığ’da bir uç ürün tesisi kurdurabilirler.
Yani Elazığ’ın kaynaklarından Elazığlıların azami oranda faydalanmalarını sağlayabilirler.
Bunları başaracak güçlerinin de ,lobilerinin de ,ağırlıklarının da olduğunu herkes biliyor bu şehirde.
İsteseler elbette başarırlar.
Bu şehrin kalkınması,binlerce Elazığlının iş sahibi, aş sahibi olması onların çabasına bağlı.
Bu şehir onların gayretleriyle bir sanayi şehri olabilir.
Bu şehir onların kararlılığı ve birlikteliği ile şaha kalkabilir.
Bunları yaparlarsa çok,çok iyi olur.
Bacacı Maden’de bacaları tüttürür.
Elazığ’da,Elazığlı’da mutlu olur.
Yapmazlarsa ne mi olur?
Çok Değerli Büyüğüm Hayri Günay ağabeyimin dediği gibi “TAŞERONLUK” yapmaya devam ederiz.
“Maden dağı dumandır”türküsünü söyleyip dururuz.
5-10 tane iş makinasının, 20-30 tane kamyonun, 200-300 işçinin kazancı ile mutluluk naraları atarız. Onlarda köylerine geri dönüp Fadime’nin düğününde halay çekerler.
