Mehmet Şağbanşua

BÜROKRATİK VEKİL

Mehmet Şağbanşua

Bürokrasiden Milletvekilliğine geçenler ülkemizde genelde başarılı olamıyor.

Bürokrasinin soğukluğu ruhlarına işliyor adeta.

Hiyerarşi anlayışından bir türlü kopamıyorlar.

Dar bir arkadaş çevresinden geliyorlar.

Bu nedenle halkla ilişkileri hep zayıf ve de mesafeli oluyor.

Yani bürokrat gömleğini bir türlü üzerlerinden çıkaramıyorlar.

Siyasi bir geçmişleri, parti aidiyetleri yoksa iş daha da zorlaşıyor.

Bunlara “bürokratik vekil” deniyor.

Geçmişte böyle örnekleri vardı.

Ak Parti bu nedenle uzun süre bürokrasiden siyasete kaydırma yapmadı.

Hele hele AK Parti Elazığ Milletvekili listelerinde bürokrat kökenli hiçbir ismi değerlendirmedi. 

Elazığ Ak Parti’de bürokratlıktan istifa edip milletvekili seçilen ilk isim oldu Prof.Dr.Erol Keleş.

Kim getirdi, kim destekledi, kim aday yaptırdı onlar ayrı mesele.

Anlatacağım deyip de aylardır anlatmadığı için yazmıyorum onları.

Eski dostları sebep olanların nasıl bir vebal altına girdiklerini epeyce bir anlatmışlardı.

Sebep olanlara da gün gelecek, en hafif ifadeyle gününü görecekler diye üstüne basa basa söylemişlerdi.

Dostlarıyla iletişimini koparanların, kılavuzu yanlış olanların milletle iletişiminin iyi olması NA MÜMKÜN demişlerdi.

Biz pek inanmamakla beraberde bekleyip görelim moduna geçmiştik.

İşin içine birazcıkta hatır, gönül muhabbeti girince 3D Gözlüğümüzü takıp izlemeye başlamıştık.

Kimilerinin acemilik dediği “Gerekirse masayı kırarım çıkışı” ile ülke gündemine oturmuştu o günlerde.

Yeni Sağlık Bakanımız diyenlerin sayısı bir hayli fazlaydı.

Ya tüm kuponlarını Erol Hoca’ya oynayanlara ne demeli?

Aslında seçim kampanyası sürecinde Hoca’nın yeni gömlek sevmediği ortaya çıkmıştı.

Beklenenin aksine Baba ocağı Sivrice’de  partisinin oyunu %25 azaltmıştı.

Erol Hoca da seçildikten sonra açıkça “Ben yeni gömlek sevmim”dedi.

“Tarih tekerrürden ibarettir” diyenleri bir kez daha haklı çıkardı. 

Yani tüm Türkiye’de yaşanan bürokrat vekil örneğini Elazığ’a yaşattı.

Halkla ilişkilerini bir türlü geliştiremedi.

Halktan kopuk ve uzak bir siyaset anlayışı ile hareket etti.

Bürokrasiden kalan soğuk yüzü vatandaşı iyice kendinden uzaklaştırdı.

Vekil olarak kendisinden beklenen performansı bir türlü  gösteremedi.

Birilerinin himayesindeymiş görüntüsünden bir türlü uzaklaşamadı.

Parti aidiyeti zaten hak getire.

Siyasi teamülleri bilmediği aşikardı.

Görünen o ki öğrenmek için bir gayret de sarfetmiyor.

Genel Başkan Yardımcısı parti binasını ziyaret ediyor.

Erol Hoca yan odadan lütfedip karşılama ya da bir hoş geldin deme zahmetinde bulunmuyor.

Eee nasıl olacak bu işler?

Vallaha bu sefer kızmaca darılmaca olmasın.

Biz herşeye rağmen dostane hatırlatıp uyarıyoruz.

Erol Hoca’nın kamuoyundaki geçen üç aylık karnesi pek iyi değil.

Teşkilat üyelerinde yarattığı hayal kırıklığı oldukça yüksek.

Erol Hoca geçen sürede vatandaştan geçer not alamadı, teşkilatın düşüncesi de böyle, sokağın dili de.

Eski dostlarının dedikleri çıkıyor bir bir.

Sebep olanlar da gün gelecek, en hafif ifadeyle gününü görecekler demişlerdi ya.

Galiba O günler BU günler…

Yazarın Diğer Yazıları