Tam 1300 yemek çeşidimiz varmış.
Türkiye’nin en zengin mutfaklarından biriymişiz.
Bizim bile haberimiz yokken, nasıl başkalarının haberi olsun?
Bugüne kadar hiç tanıtma gayretinde olmamışız.
Yapabildiğimiz en büyük tanıtım “Salçalı Köfte Festivali.”
Elazığ Mutfağı’nın tanıtımını kendilerine dert edinen bir aile var: Seyran Ailesi.
Harun Seyran ve eşi Mehtap Özer Seyran, 2018 yılında Elazığ Gastronomi Kültür ve Turizm Derneği’ni kurmuşlar.
Amaçları, Elazığ Mutfağı’nın 1300 çeşit yemeğini tanıtmak.
Bu yolda da çok uğraş verdiklerini, çok mesai harcadıklarını herkes biliyor.
Sayın Mahmut Rıdvan Nazırlı, özellikle gastronomi turizminin şehre neler kazandıracağını çok iyi biliyor.
Bu sebeple Seyran Ailesi’nin bu çabasına destek verdi, omuz verdi.
Elazığ’ı bir turizm ve gastronomi şehri yapmak için yoğun mesai harcıyor.
Bu sebeple Gastro Elazığ Projesi’ne maddi, manevi her türlü desteği sağlıyor.
Gastro Elazığ’ın 7. programı hafta sonu İstanbul’da yapılacak.
Program, Sayın Nazırlı himayesinde ELFED ile ortaklaşa düzenlenecek.
Ünlü şefler, sanatçılar, iş adamları ve siyasilerin katılacağı program çok ses getirecek gibi görünüyor.
Allah, Sayın Vekilimizin emeğini karşılıksız koymasın.
Peki, diyelim ki bu zengin mutfağımızı tüm dünyaya tanıttık.
Bu eşsiz lezzetleri tatmak için dünyanın dört bir yanından turistler akın akın Elazığ’a gelmeye başladılar.
Nerede ağırlayacağız bu lezzet tutkunlarını?
Yöresel mutfak hizmeti sunan çok sayıda mekan yok maalesef şehrimizde.
Gastronomi Müzesi denilen yeri altı yıldır açamadılar, ne hikmetse.
Bu gidişle altı yıl daha açamayacaklar gibi görünüyor.
Bu konuda ben bir tavsiyede bulunayım istedim:
Ebuaş’ın genel müdürü yemek konusunda oldukça deneyimli bir isim.
Kültürpark bu iş için bana göre tam biçilmiş kaftan.
Türk Mutfağı var, Dünya Mutfağı var.
Neden bir Elazığ Mutfağı olmasın?
Eşsiz Elazığ lezzetlerinin kürsübaşı programları eşliğinde sunulduğu otantik bir mekan Kültürpark’ta olsa, fena mı olur?
Tabii benimki bir tavsiye.
Hoş, belediye yetkililerinin benim tavsiyelerime uymayacaklarını biliyorum ama…
Sayın Valimizin Beyaz Ev Aile Merkezi konusundaki pratikliği ve hızı bu konuda benimi aşırı ümitlendirdi.
Belki Sayın Valimiz bu satırları okur ve olaya el atar ümidiyle yazayım istedim.
Kim bilir, belki de Sayın Valimiz’in gönlü bu şehrin altı yıl daha beklemesine elvermez.
Ve bizim tavsiyemizi dikkate alır.
Bu sayede Gastronomi Müzesi yapılıncaya kadar şehrimiz yepyeni bir mekâna kavuşur.
Ve Vekil Nazırlı’nın gayreti de bu şekilde farklı bir anlam kazanır.