Çok değerli okurlarımız;
Gazetemiz haber ve köşe yazıları ile şehrimizin ve halkımızın önceliklerini esas alarak ilkeli bir duruşla toplumun tüm kesimlerinden haklı övgü ve ilgi görmektedir.
İlk sayımızda ifade ettiğimiz hedeflerimizden zerre sapma göstermeden aynı kararlılıkla hizmetimizi sürdürmeye devam etmekteyiz. Yaşamımızın her alanına dokunan ve birbirinden değerli kalemlerin yer aldığı Gazetemize halkımızın göstermiş olduğu ilgi bizleri ziyadesiyle mutlu etmektedir. Okur sayımız küçümsenmeyecek rakamlara ulaşmıştır. Yayın hayatında bir yılını doldurmamış olan bir gazetenin yerelde bu okur sayısına ulaşması hafife alınamayacak büyük bir başarıdır.
Deprem felaketi ile sarsılan Şehrimizin içinde bulunduğu durumun açık yüreklilikle paylaşılması yada genel anlamda tüm halkın ortak sorunlarının gazetemiz sütünlarında ilgililerin dikkatine sunulması kamuoyunda büyük karşılık görmüştür. Görmeye devam etmektedir.
Bugüne kadar yayınladığımız gazetemizin her bir sayısı şehrimizin daha müreffeh bir geleceğe yürümesi ve halkımızın refahının yükselmesini esas almıştır. 16 Aralık 2020 tarihli 22. Sayımızda yine genişçe değerlendirdiğimiz ve ilimizin imajına olumsuz etki yaptığına inandığımız güvenlik noktaları ile ilgili geçtiğimiz günlerde atılan adım çok yerinde olmuştur. Ama devamının getirilmesi gereken bir girişimdir.
Sayın Valimizin, Vekillerimizin, Belediye Başkanımızın, tüm güvenlik birimlerimizin ve STK Başkanlarının çeşitli platformlarda biraraya geldikleri ve şehrin gündemini değerlendirdiklerini düşünüyoruz. Olması gereken de zaten budur. Biz bu toplantı ve istişarelerin kapalı kapılar ardında devam ettiğine inanarak öncelikli olarak bu basit meselenin çözümünü bir kez daha hatırlatıyoruz. Şehrimizin içindeki kamu kurum ve kuruluşlarının etraflarının kale duvarı gibi çevrilmesi ve en üst sıranın da dikenli telle çevrilmesini Irak, Suriye ve benzeri yerlerde görüyoruz.Elbette Güvenlik önlemlerimizi çok sıkı alalım. Bir vatandaşımızın veya bir güvenlik görevlimizin burnunun dahi kanamasından bizim canımız yanar uykularımız kaçar. Tedbirlerimizi ve istihbaratımızı en sıkı şekilde alalım. Ama bunları şehrin güvensiz ve yaşanabilir bir il olduğu imajından uzak durarak yapalım.
Elazığ;bu ülkede devletine ve milletine bağlı vatansever insanların şehri olarak bilinir. Ama hayatında ilk kez bu şehre karayolu ile gelen bir vatandaş bu güvenlik noktalarından geçtikten sonra ne düşünür? Bir de şehri gezmeye başladığını varsayın kamu kurumları kale duvarları ile örülü… Estetikten yoksun bu görüntüler bize göre güvensizlik imajıdır.
Depremin vurduğu ve insanların bir çok sorun ile mücadele ettiği bir dönemde bu konu belki yarına ertelenmesi ve bugünün meselesi olmadığı şekliyle yorumlanabilir. Ama şehrin yeniden ayağa kalkması ve top yekün bir kalkınma hamlesi için Elazığ’ın artık yeni bir tanıtım ve imaj çalışmasına ihtiyacı var..Ve bu çalışmanın ilk ayağınıda bu değişiklilkerin devamını getirerek başlatabiliriz.
Özellikle büyükşehirler ve yurtdışında Elazığ Valiliği öncülüğünde, Elazığ Belediyesi, Üniversite, Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası ile diğer ilgili kurumların müşterekliğinde şehrin her anlamda tanıtılması ve başta terör olmak üzere deprem imajının değiştirilmesi için çok yönlü ve uzun bir zamana yayılacak şekilde profesyonel bir çalışmaya ihtiyaç var.
Bu süreçte tüm medya kuruluşlarımıza da tarihi bir sorumluluk düşmekte. Biz bu sorumluluğun bilinci içerisinde kendi mütevazi imkanlarımızla üzerimize düşen herşeyi yapmaya hazırız. Paylaşmak istedim.