Son on yıldır kentimizde konuşulan fakat somut adım atılmayan kent müzemizde nihayet ışık görülmeye başlandı. Projesi daha önce yapılan ve ilgili idareye teslim edilen kent müzesinin uygulama ihalesinin etap etap yapılarak hayata geçirileceğinin haberlerini almaya başladık. Bu sürecin çok uzamasının yarattığı hoşnutsuzluk ve karamsarlığın yerini umutlarımız almaya başladı. Yine de bazı belirsizlikler devam ediyor. Özellikle şeffaf bir şekilde sürecin kent insanına duyurulması ve açılış tarihinin belirlenmesini yetkililerden bekliyoruz. 20 yıla yaklaşan Elazığ eski Hükümet konağı restorasyon süreci finalinin kent müzesi olarak bitirilmesi bizleri mutlu kılacaktır.
Kent Müzesi ile birlikte gündeme gelmesi gereken bir başka konu da Kent Arşivi… Yerel gazete yazarlarının zaman zaman konuyu köşelerine taşımaları bizleri umutlandırıyor. Bu hususta tek somut adımın bugüne kadar sadece Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası tarafından atıldığını yazmadan geçemeyeceğim. Ticaret Odamızın kentin ticari geçmişi ve Odanın tarihi ile ilgili başlattığı arşiv oluşturma ve bu arşivi dijitalleştirme çabaları büyük bir özveriyle devam ediyor. Burada yeri gelmişken başta Ticaret Odası başkanı, yönetim kurulu ve proje çalışanlarını kutlamak istiyorum. Çünkü yıllardır kentimizin adeta kanayan yarası olan bilgiye değer verme ve bunu hızlı bir şekilde araştırmacıya sunma konusunda kararlı bir duruş sergilediler. Bu çabaları her türlü takdirin üzerindedir.
Elazığ Kent Müzesi içinde olması gereken en önemli bölümlerden birinin Kent Arşivi olması gerektiğine inanmaktayım. Günümüz teknolojisi ile dijital bilginin çok küçük mekanlarda depolanması ve erişiminin sağlanması bizlere büyük avantajlar sağlamıştır. Burada önemli olan hususun bu arşiv ve kolleksiyonların toparlanması olduğunun altını bir kez daha çizerek bu çalışmaların başlatılması ve desteklenmesini yetkililerden talep ediyorum. Gönüllü ve profosyonel araştırmacılardan oluşturulacak ekipler ile yıllarca sürecek bu çalışmaların merkezide Kent Müzesi olmalıdır.
Adeta şantiye ve inşaat alanı haline gelen şehrimizin deprem ve salgın hastalıklardan sonra yaralarını sararak ayağa kalkması gerekiyor. Bu konu da tüm kesimlerin birlikte, uyumlu bir şekilde hareket etmesinin zaruri olduğuna inanmaktayım. Sadece eleştirmek bizlere bir şey kazandırmamaktadır. Süreci doğru yönetmek ve kaynaklarımızı iyi kullanmak için sağlıklı platformlar oluşturmalıyız. Çekül Vakfı ve Tarihi Kentler Birliğinin yıllardır tüm ülkede uygulamaya çalıştığı kamu-yerel-sivil-özel birlikteliğe dayalı karar alıcı platformların kentimiz içinde oluşturulması ve işletilmesi gerekmektedir.
Kentimizin en önemli değerlerinden biri olan Turan gazetesinin tekrar yayın hayatına başlamasından büyük mutluluk duydum. Gazetenin son yüzyıl da kent hafızasının önemli bir değeri olduğuna inanmaktayım. Turan gazetesini tekrar yayın hayatına kazandıran gazete sahipleri başta olmak üzere köşe yazılarıyla gazeteye can veren tüm basın emekçilerini can-ı gönülden kutluyorum.
Yaklaşık bir aydır yoğun geçen İstanbul ziyaretim ve sonrasında sağlık sorunlarıyla ameliyat olmam nedeniyle bir süre yazılarıma ara vermek zorunda kaldım. Bu süreçte sevgili okurlarımdan ve dostlarımdan aldığım geçmiş olsun mesajları için teşekkür ediyorum. İki haftalık periyodlarla yazılarıma ve değerlendirmelerime devam etmeye çalışacağım.