Türkiye istatistik kurumu ( TÜİK) Ağustos ayı tüfe verilerini açıkladı.
Enflasyon yıllık bazda yüzde seksen olarak belirtildi , açıklamaya göre tüfe Ağustos ayında bir önceki aya göre yüzde 1.46 , 2021 yılının Aralık ayına görede yüzde 47 artış gösterdi.
Ağustos ayında bir önceki aya göre artışın en çok dikkat çektiği grup yüzde 7 artışla sağlık oldu.
Enflasyon araştırma grubu (ENAG) Çok farklı bir rakam açıklayarak, Enflasyonun yıllık olarak yüzde 181 olarak ifade etti.
İstanbul ticaret odası TÜİK ve ENAG arasındaki sonuçlara dikkat çekerek, Enflasyonun Ekim ayında zirve yaparak daha sonra ineceği şeklinde bir varsayımda bulundu.
Bazı ekonomistler asgari ücretin alım gücüne dikkat çekerek, temmuzdaki artışa rağmen asgari ücretin halen ocak ayı sepet miktarının çok altında olduğunu dile getirdiler.
Hazine ve maliye bakanımız sayın Nurettin Nebati'ye göre de dünyadaki diğer ülkeler bizden çok daha zor durumda ve üretimleri neredeyse durma noktasında,
biz ise üretim yaparak daha fazla mücadelede başarılıyız gibi bir beyanda bulundu.
Bakan beye sormak lazım bu kadar üretiyoruz peki bu paralar nereye gidiyor , karşılığında neden Enflasyon çıkıyor , öyleya üretince iç piyasada fiyatlar düşer karşılığında Enflasyon düşme eğilimi gösterir, fazlasını satarsın döviz getirir ve cari açığın düşer.
peki biz bunları yaparken neden hem Enflasyon yükseliyor hem döviz yükseliyor hemde cari açığımız büyüyor ?
Çünkü iktisat yapmıyorsunuz devlet kaynaklarının bir şekilde harcanmasina müsade ediyorsunuz,
yoksa üretim için söylediklerine katılıyorum enerji açığımız olmazsa gelir gider dengemiz birbirini karsilamaya yakın.
Üretmek kalkınmanın lokomotifidir fakat gelin görün ki kamu harcamalarından tutunda, kat kat fazlasına ihaleler, birden fazla maaş alan bürokratlar , konforda vali gibi kurum yöneten müdürler , tamamen harcamaya yönelik tarim politikaları, enerjiye yapılmayan yatırımlar, yüksek faiz giderleri , artık devleti içinden çıkılması zor bir borç sarmalina sürükledi.
2021 de 181 milyar TL olan merkezi yönetimin faiz harcamalarının, 2022 de 300 milyar TL yi geçeceği kesin, bu minvalde bakan beyin üretiyoruz demesinin ne ehemmiyeti kalıyor,
300 milyar TL yi düşünün neler yapılmaz neler ,yollar köprüler hastaneler tüneller yapılanın kat kat fazlası ile yapılır .
Peki ödersek bittimi ? Maalesef
heryıl daha kallavi daha kalın, 2023 te 500 milyar TL yi, 2024 te 700 milyar TL yi geçiyor.
Yazık degilmi bu milletin emeğine bu demektir ki önümüzdeki yıllar daha az yiyip daha çok çalışarak başımızdakilerini ve zenginleri belki memnun edebiliriz.
Kur korumalı mevduat bu milletin yoksulunun sırtına vurulmuş en büyük kamburdur,fakiri zengine köle yapmaktır
Eskiden zengin fakire zekat verirdi simdilerde yoksul para almadan zengine faiz ödüyor.
Buna bir dur diyin ,belediye şirketlerinden , özel idare şirketlerine kadar yerel yönetimleri denetim altına alın ,devlet harcamalarıni,ihaleleri lütfen denetleyin,
Ceza mekanizmasını hayata geçirin .
Her zaman diyoruzya başka TÜRKİYE yok...
