Ah ulan dilber!
Senin yüzünden ülkede konuşulması gereken gündemi iki tane kalça hareketiyle değiştirmeyi başardın ya helal olsun yeminle!
Tabi ki bunu gören ve gündem değiştirme ihtiyacı hâsıl olan siyasetçiler böyle bir fırsatı kaçırır mı?
Bir bardak çay 5, simit 10, ekmek 8 ve kıymanın kilosu 450 TL…
Ama kimin umurunda!
Varsa yoksa dilberin kalçası, giydiği elbise ve oynadığı oyun şekli ve figürleri…
Biz bu dizi üzerinden gündem değiştirmeyi daha önce de görmüştük; HATIRLAYIN!
Yine bir seçim dönemi ve asrın lideri meydanlarda vatandaşa soruyor; “Abdülhamit dizisini izliyorsunuz değil mi? Osmanlıyı yıkmak için; otuz küsurluk padişahlığı döneminde bir karış toprak kaybetmeyen “Ulu Hakan’a” nasıl kızıl sultan diyorlar? İşte bizler onun emanetine sahip çıkan bir hareketiz” demiş ve perdeli kefen giyenler meydanlara peydah olmuştu…
Yani demem o ki vatandaş siyaseti TV’den; gündemi diziden öğrendiği için “bir ileri iki geri” anlayışından “hep geri” anlayışına adım atar olduk!
Bu arada vurgulamakta fayda var değerli, kıymetli Elazığlılar…
Size kim gelip de “Beka”, “Hizmette istikrar”, “Ustalık döneminde bizi görün”, “Adalet üzere yine hizmete devam edeceğiz” gibi klişeleşmiş sözler beyan ederse inanmayın; çünkü yerel seçimler ile genel seçimleri aynı kategoride düşünmek şehrimize en büyük ihanet olacaktır.
Öncelikle kriterimiz karar verirken “Adalet”, “Liyakat” ve “Ekip” üzere olmalıdır. Bir şehrin vizyonunu yeniden oluşturacak uygulana bilinir projelerle gelenler tercih sebebi olmalıdır. Adayın özgeçmişi ve ekibi sizler için bir derecelendirme kriteri olsun. İşte o zaman Elazığ, Elazığlı kazanan olur.
Yaşadığımız deprem felaketleri ve akabinde şehrin yenilenme çalışmaları ise başka bir ölçüt olarak aklınızın bir köşesinde olmalıdır. Yani; “Ayinesi iştir; lafa bakılmaz” özdeyişi kulaklara küpe olmalıdır.
Gündem değiştirmek adına kim ki Dilberin orasını, burasını konuşuyorsa bilin ki ÜLKENİN ASIL GÜNDEMİ OLAN “İşsizlik, Ekonomi, Yolsuzluk, liyakatsizlik, Enflasyon…” problemlerini öteleme gayretkeşliğine girmiştir!
Ama ben biliyorum ki Elazığ çocuğu artık yemez; yemiyor…
