Ahmet İmrek

BU BİR İŞGAL

Ahmet İmrek

Dağ taş Suriyeli kaynıyor. Arap kaynıyor. Afgan kaynıyor.

Kaç kişi olduklarına dair elde kesin veri yok ama korkunç kalabalıklar halindeler. Irak, Libya, Pakistan, Cezair, Fas, Ürdün…. Ne ararsan Türkiye’de.

Bu, basit bir “mülteci” sorunu değil. Bu, düpedüz bir işgal. Bu, emperyalistlerin bir ülkeyi ele geçirmek amacıyla başvurdukları çok eski bir soğuk savaş taktiği…

Emperyalistler bölmek istedikleri ülkenin demografik yapısını “Stratejik Göç Mühendisliği” yöntemi ile bozuyorlar: Sınır bölgemizdeki ülkelerde terör yahut iç savaş yoluyla kargaşa çıkartıyor, ülkemizin “yoğun göç” almasını sağlıyorlar. En insani yanımızdan vuruyorlar bizi: Merhamet!

Büyük guruplar halinde vatandaşlığa geçiyorlar, seçimlere katılıp oy kullanıyor; seçiyor seçiliyorlar.

Toprak, mülk sahibi oluyorlar.

Gelecekte torununun belki de bir vatanı olmayacak!

Bu bir işgal!...

Biz bu işgale dur demediğimiz takdirde ve yurdumun verimli ve değerli toprakları ki özellikle tarımsal alanlar ile turizm değeri olan alanların Araplara İsrail İngiliz Rus lar başta olmak üzere satılması yaşanan bu yağma ekonomik sosyolojik demokratik yaşamsal sorunlar ile birlikte sistematik olarak bop projesinin tezahürü özellikle metropol şehirler ile stratejik öneme haiz illerde türksüzleştirme politikası ile ülke resmen yok edilmek istenmekte ve bu doğrultuda ülkede iş adamlarının oluşturduğu ve STK olarak önemli bir üye çoğunluğuna sahip olan TÜSİAD eğemenliğin emperyalist güçler ile paylaşılabileceği değiştirilmesi teklif dahi edilemez hükmüne rağmen anayasanın ilk dört maddesinin değiştirilmesi Türklük kavramının çıkarılması yerel özerklik sistemi gibi hadlerini aşan anayasa değişikliği talebinde bulunacak kadar ulusal devlet Türkiye Cumhuriyeti Devletini yok etmeye çalışan bir zihniyetle bu türksüzleştirme tek dünya devleti gibi bir saçmalığa hizmetten geri kalmamaktadırlar.

Sözün özü olarak türk öilletine önemle çağrım şudur ki;

Mülteci sorunu ile ilgili olarak mültecilerin derhal gönderilmesi vatandaşlıklarının iptali ile birlikte öğrenci ve turizm amaçlı yabancılar hariç yabancı cennetine dönen ülkedebu yabancılatın derhal gönderilmeleri konusunda sessiz duyarsız tepkisiz kalmadan kamuoyu oluşturmak adına demokratik tepkimizi göstermeye,  bunlara iş vermeyerek işyeri ev kiralamalarını önlemek fazla kazanç sağlamak adına bunlara ev işyeri kiralamak sureti ile mülteci kamplarına veya kendi ülkelerine gidişlerini sağlamaya, bunlara menkul gayrimenkul satışlarını durdurarak mal edinmelerine müsade etmeyerek yerel yönetimlerin bunlara işyeri açma ruhsatı vermemeleri noktasında gerekli tedbirleri almalarını sağlamaya ülkemize milli manevi kültürel ekonomik ahlâkî sosyal değerlerimizi demografik yapımızı korumaya davet ediyorum.

Bayramda ülkesine gidip tatil yapan geri dönen mülteci olamaz. Sınırlar namusumuzdur koruyalım.

Saygılarımla.

 

Yazarın Diğer Yazıları