Cenab-ı Allah Hucurât Suresi 13. Ayetinde “Ey insanlar! şüphesiz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık, tanışasınız diye sizi kavim ve kabilelere ayırdık, Allah katında en değerli olanınız O’na itaatsizlikten en fazla sakınanınızdır. Allah her şeyi hakkıyla bilmektedir, her şeyden haberdardır” buyurmaktadır. Bu ayeti kerimede de belirtildiği gibi insanın yaradılış fıtratı ve neslinin devamı, kadın ve erkeğin sahip olduğu fizyolojik ve biyolojik özelliklerinin korunmasına bağlıdır. Ne yazık ki küresel elitlerin sınır tanımaz hırs ve hevesleri doğrultusunda oluşturulan dünya düzeninde, dünya nüfusunu azaltmak ve insan neslini yok etmek için projeler üretilmeye devam edilmektedir. Bu kapsamda daha önce nüfus planlaması adı altında yapılan çalışmalar ile alınamayan sonuçlar bugün farklı şekillerde alınmaya çalışılmaktadır. Bunlardan birincisi, genetiği değiştirilmiş tohumlar ile yetiştirilen gıdalar ve hazır yiyeceklerdir ki bunlar hem insan sağlığını olumsuz etkilemekte hem de vücudun biyolojik yapısındaki üreme sistemini etkileyerek kısırlığa neden olmaktadır. Bunun en bariz örneği hiçbir sağlık problemi olmayan birçok çiftin çocuk sahibi olamamasıdır. İkincisi ise, sapkın LGBT terör örgütüdür. Bireyin biyolojik yapısı ve benlik algısında önemli öğelerden biri olan cinsiyet özelliği anne rahminde oluşmakta ve birey cinsiyet özellikleri şekillenmiş olarak dünyaya gelmektedir. Bu yüzden bireyin cinsel kimliği ve cinsel yönelimi kişinin benliğini oluşturan, doğuştan gelen ve kişiden ayrı düşünülemeyecek kavramlardır. Hal böyle iken bugün gelinen noktada Küresel sermayenin desteği ile her geçen gün biraz daha büyüyen sapkın LGBT yaklaşımı büyük bir tehlike arz etmekte ve insanlığın doğal dengesini bozarak geri dönüşü olmayan bir yola sokmaya çalışmaktadır. İnsan hakları ve özgürlükler kapsamında kişisel tercih olarak basitleştirilmeye çalışılan ve toplumu zehirleyen bu sapkın yaklaşımın karanlık misyonunu kurgulayan bir üst aklın olduğu da unutulmamalıdır. Bugün gelinen noktada bu sapkın ideoloji her geçen gün normalleştirilmekte ve karşı olanlar ise çağdışı olarak nitelendirilmektedir. Sapkın LGBT terör örgütünün dernekleri Almanya ve ABD başta olmak üzere birçok batılı ülkenin vakıfları tarafından fonlanmaktadır. Küresel çapta propaganda ve alan açma faaliyetlerine hız veren sapkın LGBT terör örgütü, özellikle çocukları ve gençleri özendirerek kimlik karmaşasına neden olmaktadır. Bunun sonucunda birçok insan cinsiyet değiştirmek için hastanelere başvurmakta ve geri dönüşü olmayan bir yola sürüklenmektedir. Her alanı kullanan sapkın LGBT terör örgütü özellikle sinema ve sosyal medya üzerinden özendirici yayınlar yapmaktadır. Örneğin sinema sektöründe eşcinsel karakterlere yer vermeyen birçok senarist ve yönetmen kara listeye alınmakta ve ne yazık ki bu kişilere sektörde yer verilmemekte veya farklı şekillerde engellenmektedir. Bunun aksine hiçbir kabiliyeti ve özelliği olmayan birçok insan da sırf sapkın LGBT bayraktarlığı yaptığı için şöhret edilerek fenomen yapılmakta ve bunlar üzerinden yaptıkları propagandalar ile aile hayatı yok edilmeye çalışılmaktadır. Toplumun temelini oluşturan çocukların, gençlerin ve ailenin korunması için sapkın LGBT terör örgütüne karşı mücadele edilerek bütün dernekleri kapatılmalıdır. Bununla birlikte gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı ve bu sapkın düşüncenin her türlü faaliyeti yasaklanmalıdır. Bu yasaklar ile birlikte toplumsal bilincin oluşturulması için yazılı, görsel ve sosyal medya platformları etkin kullanılmalı, Diyanet İşleri Başkanlığı bu alanda daha etkin rol oynamalı, LGBT’nin gerçek ve kirli yüzü ortaya çıkarılmalıdır. Cinsiyet değiştirme ameliyatları sağlıklı insanlar için yasaklanmalı ve bu insanlara psikolojik destek programları uygulanmalıdır. Hermafroditizm insanlar için ise sağlık kurulu raporu ve mahkeme kararı istenmelidir. Bugün böyle bir yasal düzenleme olmadığı için ne yazık ki birçok genç bu ameliyatları farklı hastanelerde çok rahat bir şekilde olabilmekte ve geri dönüşü olmayan bir yola girmektedir. Daha ciddi problemler oluşmadan hem gençlerimizi zehirleyen bu terör örgütüne hem de destekçilerine karşı gerekli bütün önlemler ivedilikle alınmalı aksi takdirde bedelinin ağır olacağı unutulmamalıdır…
