Hep eleştiriyorsun ama Elazığ’da hiç mi doğru bir şey yapılmadı başkanım? Sorusunun yanıtını arayalım.
Yapıldı tabi ki, yapılmaz olur mu? Bakalım neler, nasıl yapılmış:
*** Şehir Hastanesi yapıldı mesela, lazımdı, doğruydu, gerekliydi, iyi ki yapıldı; ama lokasyonu yanlış seçildi, tüm şehir bunu konuştu, insanlar ulaşımda eziyet çekti, isyan etti.
*** Şehrin içme suyu ihtiyacını karşılamak için su kuyuları vuruldu, elbette kuyu vurulacaktı, su hayattı; ama biliyor musunuz nereye vuruldu? Su seviyesinin altına yani yanlış kota vuruldu, dolayısı ile su kuyularımızı su bastı, şehir susuz kaldı.
*** Trafik problemini çözmek için battı çıktı yapıldı, mantıklıydı, doğruydu, yapılmalıydı; fakat yine yaptılar yapacaklarını, pardon, yapılması gerekeni yapmadılar. Neydi bu? Drenaj ve yağmur suyu tahliyesi. Bu sebeple 20 Haziran 2019 tarihinde meydana gelen sağanak yağmurdan sonra Elazığ merkezde battı çıktıdan botla insanlar kurtarıldı. Müdahalede gecikilse vatandaşlarımız boğularak can vereceklerdi. Herkes kurtarma görevlisini alkışladı, kimse projedeki hataları konuşmadı.
*** Depremden sonra yaklaşık 19 bin konutun ihale ve yapım işlerine başlandı, devlet hızlı hareket etti, gücünü ve varlığını gösterdi, mutlu olduk; ama evlerin kullanım alanları çok küçüktü. Neredeyse tüm hak sahipleri mutsuz oldu, eleştirdi, itiraz etti, ne yazık ki şehrin yaklaşık yüzde yirmisi halka rağmen imal edilmiş oldu.
*** Orduevinin alt tarafına köprülü kavşak yapıldı, bölgedeki trafiği rahatlatmak için elzem bir işti; doğru iş yine yanlış yapıldığı için ilk günden bugüne kadar vatandaşlarımız tarafından hep eleştirildi. Hatta yeni Belediye Başkanı da memnun değildi ki anket çalışması yaptırdı, yıkım için Çevre ve Şehircilik Bakanı ikna edildi, “yıkılsın” talimatına rağmen eski başkan projesine sahip çıktı ve yıkımı durdurdu. Bazılarının siyasi ikballeri Elazığ’ın menfaatlerinin üstünde tutuldu.
*** Seyahat konforumuzu oldukça arttıracak yeni Kömürhan Köprüsü ve tüneller yapıldı; ekonomik ömrünü tamamlamasına yaklaşık 20 yıl olan mevcut köprünün yerine yapılan bu iş için ayrılan 720 milyon TL’lik bütçe aylarca şehirde konuşuldu, “önceliğimiz bu muydu?” denildi. Şehrin konfor yatırımlarından daha önemli öncelikleri vardı, 24 Ocak depremi de bunu kanıtladı.
*** İpekyolu Projesine başlanıldı; tam da “mantıklı ve güzel bir iş” diyecekken, yürütme işini “bir vakıf kurup oraya devredelim” dediler. Şaşırdık, inanamadık, yadırgadık. Çünkü devletin mülkiyetinde olan araziye tamamı kamu kaynaklı yaklaşık 70 milyon TL harcanan bu projenin sadece ve sadece devlet eli ile idare edilmesi gerekir. Arsa devletin, para devletin, bina devletin, ama sen yöneteceksin! Neden?
*** Altı şeritli ve 14 km uzunluğunda Güney Çevre Yolu yapıldı, çevre yolu yapılmalıydı, gerekliydi, ihtiyaçtı; ama biraz daha güneyden gitmesi gereken çevre yolu projeksiyon fukaralığından dolayı şehrin hemen dibine yapıldı, fayda ömrünü bir anda yaklaşık 20 yıl geriye attı. Çevre yolu adım başı kavşak ve trafik ışığı cenneti oldu. Doğru mu?
Doğrusu; 44,8 km çevre yolu, 8,7 km bağlantı yolu, toplam 53,5 km’lik proje ile Malatya Çevre Yolu Projesi (2974 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı)
*** Uluova Sulama projesi yapıldı, deyim yerindeyse, çiftçilerimiz mutluluktan havaya uçtular; ama bu projeye 2020 yılında bin TL, 2021 yılında ise bin TL ödenek ayrıldı. Yine deyim yerindeyse, Uluova’nın suya kavuşması yılan hikâyesine döndü.
Yapılıyor yapılmasına da
Ya Yanlış
Ya Eksik
Ya Öngörüsüz
Ya da laf olsun diye
Bu nedenle bir işi –MIŞ GİBİ DEĞİL; gerçek anlamda MAKSİMUM FAYDA amacı ile ehil insanlarla istişare ederek yapın lütfen.
